Sayfalar

16 Şubat 2011 Çarşamba

2,5 Yaşla Gelenler...

2 yaş sendromunu rahat ve sorunsuz atlattıktan sonra bizi neler bekliyor tam da kestiremiyoruz aslında. Her yeni ay,her yeni yaş dönümü farklı etkilere ve tepkilere gebe oluyor. 2,5 yaş da son derece önemli ve etkili bir dönemmiş gerçekten. Bizzat test edilip onaylandı yani.:)

Eymen'imde bu aralar yine takip etmekte zorlandığım bir hızla değişim ve gelişimler oluyor. Bunları sizle paylaşayım istedim.


  • İlki konuşması. Her geçen gün yeni kelimeler ve cümleler kullanıyor meleğim.Çıkaramadığı sesleri, söyleyemediği kelimeleri şu son 1-2 aydır daha rahat söyleyebiliyor. Mesela bir türlü su demiyordu yaramaz. Hep "iç iç" diyordu susadığında. Artık su demeyi başardı. Eymen adda gitmek iste derdi önceleri. Şimdiyse istiyo diyor.

  • Bir başka değişim ise benlik kavramında oldu. "Eymen yaptı, Eymen gitmek iste, Eymen çiş yapmak isteme." derdi. 3 gündür kendinin daha bir farkında kuzum. "Ben yaptım. Ben arabadı sürdü. Ben tazandım. Ben yatma isteme." diyor artık.

  • Önceleri utangaç bir çocuktu oğlum. Meğer 2,5 yaş sosyal tepkilerin oluştuğu bir dönemmiş. Taklit, utanma,rekabet, ilgi çekme gibi. Bunları okudukça ne kadar doğru olduğunu oğluşumda görmüş oldum. Bir süredir müzik eşliğinde dans ederken beni takmıyor artık. "Anne git, git" diyen çocuk gitti. "Anne aç aç" diye müzik açmamı isteyen ve karşımda oynayarak "Anne bak" diyen ve tüm maharetlerini gösteren çocuk geldi yerine. Furkan abisinden öğrendiği dans hareketlerini yapmaya çalışan, her müzik duyduğunda kim olursa olsun yanında oynamaya başlayan bir çocuk oldu. Ben de seviniyorum tabi bu duruma. Utangaç, sıkılgan, isteklerini dile getiremeyen bir insan olmasını istemem tabi her anne gibi.

  • 2-3 yaş arası sorgu dönemiymiş ayrıca. Ama bizimki henüz soru sormuyor. Fakat rolleri değiştik gibi biraz. Önceleri ben ona çevresinde karşılaştığı tüm nesne ve durumları tanıtırdım öğrensin diye. Şimdi öğrenmiş de bana öğretiyor tospam. Bildiği şeyleri gördüğünde bana da hiç bilmiyormuşum gibi "Anne bak Ay., Essa, ben basket attı. Bak hav,hav dedi." gibi cümleler kuruyor bana. Tatlım benim.

  • Artık dinlediği şarkıları söylemeye başladı. En çok sevdiği Ay dede ve Ali Babanın çiftliği şarkılarını söylemeye çalışarak iki yanına sallanıyor ve eşlik ediyor meleğim.

  • Oyuncak seçimimizde çok da değişim olmadı aslında. Halen arabalar ve özellikle kepçe arabası (Kayyu'nunkinden) vazgeçilmezlerimiz.

  • En önemli gelişimlerden biri de tabiki tuvalet eğitimi. Ben öyle çok bi çaba sarfetmiyorum henüz. Her şeyin zamanı olduğu gibi onun da zamanı var. Ancak çocuğa bazı şeyleri de sunmak gerekli diye düşünüyorum. Bu nedenle çişi geldiğinde tuvalete yapabileceğini söyledim her zaman. Ayrıca lazımlığımız da salonda baş köşede duruyor.:) Gündüzleri evde olduğumuzda bezini çıkartıyoruz ve öyle dolaşıyor. Çişi geldiğinde "Essa çiş çiş" diye koşuyor. Bazen lazımlığa, bazen tuvalete yapmak istiyor. Arada oyuna ya da tvye dalarsa da küçük kaçamaklar oluyor tabi. Olacak o kadar değil mi? Ama çişini tutmasını da öğrendi oğluşum. Bazen işim olduğunda çiş çiş diye geliyor ve bekle anneciğim yapma diyorum. Tutuyor vallahi. Aferini alıyor ve bir çutayı (çikolata)da kapıyor kerata.

  • İyi gelişmeler olduğu gibi söz dinlemediği ve inatlaşmadığı zaman da yok değil hani. Hep iyi olacak değiller ya. Onların da bir eşref bir de eşşekkkk saatleri var yani bizim olduğu gibi. Bu durumlarda da bana ya da babasına kızarak konuşmalar, bağırmalar, istediğini yaptırmakta ısrar etmeler oluyor. Bir de (nadiren de olsa) kızdığım zaman "Essa bağırma" demez mi? Şok oldum ilk duyduğumda. Ama ne bekliyorum ki, benim normal ses tonum da her zaman yüksektir aslında. Alışık sayılır bu duruma. Ama yine de ona ağladığında, bağırdığında diyorum bağırma diye. O da şimdi bana söylüyor işte. Neyse bu da öğrendiğinin ve kişiliğinin geliştiğinin bir işaretidir diye düşünüyorum ve kendimi avutuyorum. Ama bunu duyduğumuzdan beri daha dikkatliyiz Eymen'imle birbirimize karşı. Sinirlensem de sesimi daha fazla yükseltmemeye çalışıyorum. Zamanla atlatacağız bu dönemi de inşallah.

Şimdilik bunları yakalayabildim tospamın atom karınca hızındaki gelişimlerinde. Yenilerini takip etmek için de oldukça çaba sarfetmem gerekiyor gerçekten. Hele de bundan sonra... Eymenim ve Essa'sında hepinize sevgiler...


Not: İlgiyle takip ettiğim ve görüşlerine önem verdiğim bir psikolog annenin blogunu da önermek istiyorum sizlere. Umarım sizlere de benim gibi yardımcı olur yazıları. Resme bir tık...


2 yorum:

  1. blog paylaşımı için teşekkürler, hemen bakıcam ben. sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Bir şey değil. Sevgiler İsoon ve Duruşşşşşşş.

    YanıtlaSil