Bir haftadır evimiz çarşamba pazarı gibi. Bir yandan yıkanıp kurutulan,ütülenen çamaşırlar, bir yandan kutular, valizler, paketler, bir yandan Eymen'im ve vazgeçilmez oyuncakları. Elimizi attığımız yerden bir şeyler çıkıyor. Oysa ki çok kalabalık ve tıkış tıkış evleri hiç sevmem. Az ve öz eşya olmasına dikkat ederim. (Ancak aksesuarlara da bayılırım bir yandan. Fazla olmamak kaydıyla tabi )Neyse ki bu dağınıklık toparlanınca yarına daha sade, daha rahat ve huzurlu olacağız inşallah. Ancak Eymen pek de hoşnut değil bu durumdan. Oyuncaklarını kaldırdığımız için biraz kızıyor bize. Çok sevdiği arabasını kaldırdık. İlk başta sökmemize yardım etti ve işi şebekliğe vurdu. Bize oyunlar yapmaya başladı. Ancak kutuyu bantlayıp kaldırınca içine oturdu yavrucuğumun. Gece yarısı uyanıp "Ben arabadı iste, benim arabam" deyip tuturdu. Kutuya vurmaya başladı. Dayanamadık ama mecburuz. Nasılsa 2-3 ay sonra tekrar oynayacak. Biraz özlesin bakalım. Gece süt ısıtıp içirdik ve yanımıza yatırdık. Anlattık babasıyla.Arabasıyla bir süre sonra tekrar oynayabileceğini. Şimdilik ikna oldu bakalım. Umarım geldiğimizde tekrar benim arabadım diye tuturmaz.:)
Kosova'daki son aylarımız. O kadar çok alıştık ki buraya. Her ne kadar memleketimizden, ailelerimizden, akrabalarımızdan ve en önemlisi de okulumda beni bekleyen kuzucuklardan ayrı olmak canımıza tak dediyse de, gidişimiz epey hüzünlü olacak gibi. Şimdiki kısa bir ayrılık olacak. 10 günlüğüne Türkiye'ye geleceğiz inşallah. Tabi gelirken de burada edindiğimiz birçok eşyamızı evimize götürme telaşındayız bu aralar. Aslında eşyalı olarak kiraladık evimizi, fakat eksikler bitmiyor. Aldık da aldık. Ve vazgeçemediklerimizi götürmek durumundayız. Bu nedenle arabamızla gideceğiz kısmetse ve eşyalarımızı da götüreceğiz bu vesile ile. Döndükten sonra ise pek zamanımız kalmayacak burada. Allah sağlık verirse baharın da gelmesiyle bol bol gezip Kosova'ya veda edeceğiz inşallah. İleride bir gün görüşebilmek ümidiyle.
Bu süreç en çok Eymen'i zorlayacak biliyorum. Oğluşum buraya gediğinde 2 aylık bile değildi henüz. Burada büyüdü, delikanlı oldu. :)Kosova'nın yakışıklısı oldu. Her geçen gün bağlandı buraya. Geçenlerde apartmana girerken "Bu Eymen'in evi" dedi. Artık buranın evimiz olduğunu kanıksadı. Geri döneceğimiz için tatil gibi gelecek şimdi Eymen'e ama. Yakında değişikliğin farkına varacak. Yeni bir ev, yeni bir yer, yeni arkadaşlar... Umarım kolay alışır. Ancak burayı unutacağını da sanmıyorum. Annesine çekmiş oğlum. Gittiği, geldiği, gördüğü, tanıdığı hiçbir şeyi unutmuyor. Buradaki arkadaşlarını ve yaşadıklarını da hatırlayacaktır mutlaka. Biz de bu süreçte, çektiğimiz fotoğraf ve videolarla ona yardımcı olacağız.
Şimdilik müsade bize. Geldikten sonra tatil anılarımızı da paylaşırız sizinle inşallah. Allaha emanet olun sevgili blogcu arkadaşlarımız. Eymen ve ben sizi önemsiyoruz...Görüşmek ümidiyle ve Sevgiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder